30 Aralık 2011 Cuma

MUTLU YILLAR :)




TÜM DOSTLARIMA MUTLU, HUZURLU, SAĞLIKLI, BAŞARILI, BİR ÖNCEKİNİ ARATMAYACAK ÇOK GÜZEL BİR YIL DİLİYORUM.......

5 Aralık 2011 Pazartesi

KAKAOLU BATON KEK





 Malzemeler:

  • 3 adet yumurta
  • 1,5 su bardağı toz şeker
  • 1,5 su bardağı yoğurt
  • 1 su bardağı sıvıyağ
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
  • 2 yemek kaşığı kakao
  • 1/2 çay bardağı damla çikolata
  • 2,5 - 3 su bardağı un









Yapılışı:

  1. Toz şeker ve yumurtaları homojen kıvama gelene dek çırpın.
  2. Ardından sırayla yoğurt, sıvıyağı ekleyip tekrar çırpın. En son un, kabartma tozu, vanilyayı eleyerek ilave edip çırpın.
  3. Yağlanmış kek kalıbına hamurun 3/4'ünü boşaltın, kalan hamura 2 yemek kaşığı kakaoyu ekleyip çırpın ve hamurun üzerine dökün.
  4. En son isteğe bağlı en üste damla çikolataları serpiştirin.
  5. Önceden ısıtılmış 160 derece fırında yaklaşık 45 - 55 dakika pişirin.





  BON APPETİT...


24 Kasım 2011 Perşembe

CANIM ÖĞRETMENLERİMİZ.....

 Tüm öğretmenlerimizin öğretmenler günü kutlu olsun diye başlamak istiyorum söze...Bugünün anlam ve önemine uygun olarak canım oğlum Ergin'imle güzel kurabiyeler hazırladık, paketledik ve öğretmenimize gönderdim çünkü ben akşamları almaya gidebiliyorum, babamız sabahları okula bırakıyor canım oğlumu. Bizim okul maceramız Eylül'de başlamıştı burada.. bahsetmiştim tam 2,5 ay oldu ve oğlum kreşini, öğretmenini çok seviyor, tüm anaokulu çalışanları hepsi çok güleryüzlü ve ilgili. Ergin okuldayken bende işlerime rahatça adapte olabiliyorum. İlk başlarda çok zor gelmişti ama alıştım, insan hayatta nelere alışmıyor ki...

Dolayısıyla ilk öğretmen hayatta çok önemli ben hala anaokulu öğretmenimi hatırlıyorum adı Derya idi , Cerrahpaşa Hastanesi'nin  kreşiydi bir sene beraberdik hala dün gibi hatırlarım, sonrasında ayrılmıştı ben bir daha göremedim ama hala hatıralarımda. Keza aynı şekilde ilkokul öğretmenimide çok net hatırlıyorum ismi Ayşe Uzer'di. Soyadınıda hatırladım çünkü beş sene boyunca onun sayesinde okulu çok sevdim ortaöğretime bizleri çok iyi hazırladı, disiplinliydi, çok iyi bir öğretmendi.

Bize hayatı, okumayı, disiplini, birtakım değerleri, prensipli olmayı öğretebilen öğretmenlerimize karşı sevgi dolu ve saygılı olalım ve onları hatırladığımızı aslında hiç unutmadığımızı onlara bir şekilde hissettirelim....


Şimdi sırada canım oğlum Ergin'inde katkılarının olduğu öğretmenler günü kurabiyelerimiz:))))









İtiraf ediyorum fotoğraflar çok kötü :(( En kısa zamanda güzel bir fotoğraf makinası almam gerek. Bana tavsiye edebileceğiniz marka varsa önerilerinizi yorum kısmına bırakırsanız çoook sevineceğimmm :)) Mis gibi kurabiye dolu günler size :)))




BON APPETİT...



9 Kasım 2011 Çarşamba

BAYRAMIN SON GÜNÜNE ÖZEL İKİ FARKLI KEK TARİFİ




Merhabalar bir bayramı daha burada bitirdik, iyisiyle kötüsüyle, hiç olmamasını dilediğimiz kazalarıyla umarım bugün dönüş yolunda herkes daha dikkatli olur, bayramı güle oynaya kutlamak varken niye üzülelim neden canlar yansın değil mi?
Başlıktada görüldüğü gibi bugün iki farklı kek yaptım.Neden mi? Evde bir tane buğday ambarı keşfettim :))) Geçen haftalarda evde un yok diye gittim beş kiloluk un aldım bugünde etrafı toparlarken ne göreyim bir beş kiloluk bir de iki kiloluk un paketi daha hiç açılmamış :))) Eeee ne yaparsın hemen birşeyler yapmak lazım değilmi, çok fazla bekletmeye gelmez :)) İşe koyuldum hemen biri Limonlu Acıbadem Aromalı diğeri Ayvalı Kek.. Dün bayramın üçüncü günü ailecek kilyos sahiline hava almaya gittik buradan bakabilirsiniz fırsat bu fırsat dedik bir günüde kendimize ayıralım malum yarın işbaşı, yol üzerinde kamyonda satılan ayvaları görünce dayanamadık, hemen alıverdik, ben reçelini marmeladını çok severim tabi onlarla yapılan tartlarında tadı bir başka olur ama ben daha önce hiç denemediğim bir tadı yapmaya karar verdim. O nedenle ortaya Ayvalı Kek çıktı :)) Hafif ıslak kek kıvamında, ayvanın tadı mis gibi damağınıza geliyor..Bakalım nasıl olmuş...



AYVALI KEK

Malzemeler:

  • 3 adet yumurta
  • 1,5 bardak toz şeker
  • 1 su bardağı sıvıyağ
  • 1 su bardağı yoğurt
  • 2,5 su bardağı un
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 adet rendelenmiş ayva
Yapılışı:
  1. Karıştırma kabına yumurtaları ve tozşekeri alın mikserle homojen bir kıvam alana dek - iyice beyazlaşsın çok güzel kabarıyor- çırpın.
  2. Ardından sıvıyağı ve yoğurdu ekleyip çırpın.
  3. Un, kabartma tozu ve vanilyayı eleyip karışıma ekleyin ve son kez tekrar çırpın.
  4. En son 1 adet rendelenmiş ayvayı ekleyerek kaşık yardımıyla iyice karıştırın.
  5. Yağlanmış ve unlanmış kek kalıbına dökün, önceden ısıtılmış 160 derece fırında pişirin.

                                                                               AYVANIN FAYDALARI YARARLARI
Mide ve bağırsakları kuvvetlendirici özelliktedir ve incebağırsak iltihabını giderir.

Kanı temizler.

Karaciğer tembelliğini giderir.

Safra akışını sağlar.

Çarpıntıyı dindirir.

Kadınlarda görülen beyaz akıntıyı keser.

Bronşit ve öksürükte faydalıdır.

İshali durdurur.

Ateş düşürücüdür.

Strese karşı etkilidir.

Kurutulmuş ayvanın suda bekletilmesiyle elde edilen sıvıyla yapılan gargara, boğaz iltihabını giderici özelliğe sahiptir.

Tüylü yüzeyinin halk arasında “kan dindirici” olarak uzun yıllar kullanıldığı biliniyor.

Tohumlarının suda kaynatılmasıyla elde edilen merhem derinin yumuşacık olmasını sağlar. Egzama ve yanık tedavisinde kullanılır.


Limonlu ve Acıbadem Aromalı Kek

Malzemeler:
  • 2 adet yumurta
  • 1 su bardağı toz şeker
  • 3/4 su bardağı sıvıyağ
  • 1 su bardağı süt
  • 2 su bardağı Sinangil limon aromalı kek unu
  • 3-4 damla acıbadem aroması 
Yapılışı:
  1. Yumurtalar ve toz şeker homojen kıvama gelene dek çırpılır.
  2. Sıvıyağ ve süt eklenir tekrar çırpılır.
  3. En son un ve acıbadem aroması eklenerek karıştırıldıktan sonra kek kalıbına dökülür - ben burada muffin kalıbında tek tek pişirdim - önceden ısıtılmış 160 derecede fırında pişirilir.







    BON APPETİT...


7 Kasım 2011 Pazartesi

ET / ÇOBAN KAVURMA

Merhaba,

Öncelikle herkesin Mübarek Kurban Bayramı tekrar kutlu olsun.... E adı üstünde kurban bayramı etsiz olmaz :) değil mi. İnanın bu kareyi hemen yakalayayım dedim yoksa sofraya koyar koymaz anında bitiveriyor :)) O kadar kolay görünse de aslında et kavurmada büyük bir itina istiyor lezzetini, kıvamını yakalamak için.Eşim bu konuda çok iyi diyebilirim et sote, kavurma ondan sorulur bende yaparım ama evde olduğu zaman bana asla bırakmaz :)) Bana da lezzzetli etleri yemek düşer sadece :)) Az malzemeli yapımı kolay tek  başına doyurucu...daha ne olsun.
Bu arada et yemeklerinin sindiriminin daha kolay olası içinde yanına yeşil salata yemenizi öneririm. Yoğurt ve ayran önerilmiyor et yemekleriyle çünkü süt ve süt ürünleri demirin emilimini azaltıyor vücutta.Afiyetler olsun...




Malzemeler:
  • 300 - 400 gr. dana kuşbaşı
  • 2 adet domates
  • 2 adet yeşil sivri biber
  • 1 adet orta boy kuru soğan
  • Tuz
  • Karabiber
  • Kırmızı pul biber
  • Kekik
Yapılışı:
  1. Öncelikle etleri bir tencerede suyunu salana dek haşlayın ve suyunu süzün.
  2. Wok tavada veya sacda zeytinyağını hafif kızdırın etleri katın birkaç kez çevirdikten sonra piyazlık doğranmış soğanları ilave edin, aralıklı olarak karıştırın.
  3. Daha sonra sırayla çekirdekleri çıkartılmış yarım parmak büyüklüğünde doğranmış biberleri ekleyin karıştırın, ardından domatesleri soyun ve küçük küpler halinde doğrayın tencereye ilave edin aralıklı olarak pişene dek karıştırın.
  4. Pişmeye yakın tuzunu, biberini ve kekiği ilave edin bir-iki dakika daha karıştırdıktan sonra servise hazırdır.

  BON APPETİT...




5 Kasım 2011 Cumartesi

HAYIRLI BAYRAMLAR...




MÜBAREK KURBAN BAYRAMININ YURDUMUZA VE TÜM İNSANLIĞA HAYIRLARA VESİLE OLMASI DİLEĞİYLE....

26 Ekim 2011 Çarşamba

DEPREMZEDELERE YARDIM KAMPANYASI



Şu anda mail kutumda okuduğum Mudo'nun başlattığı yardım kampanyasını sizlerle paylaşmak istedim. Van'daki depremzede vatandaşlarımıza ulaştırılmak üzere kışlık kıyafet ve battaniyeleri 31 Ekim'e kadar size en yakın Mudo mağazasına ulaştırdığınız takdirde onlarda en kısa zamanda depremzedelere ulaştıracaklar. Biz evlerimizde sıcacık otururken en azından elimizden ne geliyorsa yapıp tek yürek olmalıyız.. Unutmayalım bizim başımıza asla gelmez demeyelim..... En kısa zamanda yaraların sarılması ve acıların dinmesi dileğiyle...........

16 Ekim 2011 Pazar

ZEYTİNYAĞLI PATATES VE BULGUR PİLAVI




Ekim ayı rüzgarı, yağmuru bereketiyle tam sonbahar havasını yaşatıyor bu günlerde. Şu anda penceremdeki görüntü rüzgarın bir o yana bir bu yana savurduğu ağaçlardan ibaret... Sıcacık evimizde otururken e haliyle insanın karnıda acıkıyor değil mi :)) Şöööyle sıcacık , içimizi ısıtan ve karnımızı doyuran birşeyler yapayım dedim. Eminim hepimizin sevdiği ve bildiği lezzettir ama birde benden okuyun, görün, dinleyin istedim.. Tabiki her elin ayarı ve lezzetide ayrıdır. Zeytinyağlı dedim ama -- zeytinyağlılar soğuk yenilir ya öyle bir inanışımız vardır :)--patatesi hava soğuk olduğu için sıcacıkkende yiyebilirsiniz. Malzemeler evinizde olan ve ikisinide 1 saatte hazırlayabileceğiniz ve doyurucu yemeklerden seçtim.Şimdiden afiyet olsun efendim....


ZEYTİNYAĞLI PATATES 

Malzemeler:

  • 6 adet orta boy patates
  • 1 adet orta boy kuru soğan
  • 1 adet orta boy havuç
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 tatlı kaşığı tuz
Yapılışı:
  1. Tencereye sıvıyağını koyun ve soyulmuş yemeklik doğranmış soğanı ilave edin, soğanlar hafif ölene dek kavurun.
  2. Soyup küçük halkalar ya da zar şeklinde doğranmış havuçlarıda ekleyin birkaç dakika daha kavurun, ardından küçük küçük doğranmış patatesleri, salçayı ve tuzunuda katarak birkaç dakika malzemeler özleşene dek kavurun ve üzerine çıkana dek suyunu ilave edin orta ateşte patatesler yumuşayana dek pişirin. 




BULGUR PİLAVI 

Malzemeler:
  • 1,5 su bardağı pilavlık bulgur
  • 2 adet yeşil sivri biber
  • 1 adet orta boy kuru soğan
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 1 tatlı kaşığı tuz
  • 1/2 çay bardağı sıvıyağ
Yapılışı:
  1. Tencereye sıvıyağını koyun ve yemeklik doğranmış kuru soğanı katıp bir miktar kavurun.
  2. Ardından çekirdeklerini temizlediğiniz küçük küçük doğradığınız sivri biberleri ilave edin, birkaç dakika kavurmaya devam edin.
  3. Yıkanmış 1,5 su bardağı bulguru, salçayı, tuzuda tencereye ilave edin ve birkaç dakika daha kavurduktan sonra 3 su bardağı suyu ilave edin ve ocağın altını kısarak pişirmeye bırakın. ( ölçü için kullandığınız bardak aynı olmalıdır.)
  4. Piştikten sonra servis tabağına alıp isteğe göre üzerine kuru nane de serpebilirsiniz.

BON APPETİT...

18 Eylül 2011 Pazar

EYLÜL..... VE MİNNİE & MİCKEY MOUSE KURABİYELER....



Merhabalar,

Aslında onyedi gün gecikmiş bir yazı bu..Neden mi? Bundan 1 sene 17 gün önce blogumun ilk yazısını yazmışım... Özellikle Eylül ayının ilk gününü beklemiştim. İlk yazıma burayı tıklayarak ulaşabilirsiniz. Size ne çağrıştırır bilmem ama beni bu ay alııır , götürür... Yazın son günlerinin habercisi ama aynı zamanda sonbaharın, esintinin, kuru sarı yaprakların ve melankolinin başlangıcıdır bu ay. Yüzüne vuran sonbahar rüzgarı ile beraber sende dalaaar uzaklara gidersin taaa ki birileri seni bu güzel rüyadan uyandırana dek...


Bu ay ben ve canım oğlum Ergin içinde başlangıçlar ayı oldu.. Kısa bir aradan sonra yine mesleğe geri dönüyorum, canım oğlum kreşe başladı, uyum sürecimiz sorunsuz geçti, o nedenle içim rahat, gözüm arkada değil, umarım hep böyle güzel geçer okul günleri... Kısa sürede olsa 9 ayı beraber doya doya geçirdik yinede gün içerisinde özlem duyuyorum veee okula oğlumu almaya gideceğim saati iple çekiyorum....
Bu arada yarın hem kendisi hem arkadaşlarına sürpriz kurabiyecikler:)) hazırladım umarım beğenirler...
Ayrıca diğer butik  kurabiyelerimi görmek isterseniz yeldaninhunerlielleri.blogspot.com'a uğrayabilirsiniz:))

5 Eylül 2011 Pazartesi

BAYRAM SONRASI KEKİ :))



Bu adı çok mu aradın diyeceksiniz :) ama ne yapayım elde ne varsa güzel bir kek yaptım, fırına atıverdim, etrafı mis gibi kek kokuları sarmaya başlayınca çayı da demledim tavşan kanı bir çay veeee bir dilim sıcacık kek - bu sefer soğumasını bekleyemedim - yorgunluğumun üzerine harika gitti. Bu sene tatil yapamadık bayramı fırsat bilip ilk gün ziyaretlerimizi tamamlayıp ikinci günü sapanca, kartepe, maşukiye dolaylarına gidip mis gibi doğayı içimize çektik fotoğraflara buradan bakabilirsiniz. Eve gelince asıl yorgunluk başlıyor tabi tatilciler bilir :)  işler bitti bende kendimi aşağıda gördüğünüz mis gibi bir dilim kek ve bir bardak çayla ödüllendirdim :)) Afiyetler olsun .....


Bu tarifimi aynı zamanda "Çay,kahve bahane" etkinliği için Gelibolu17'ye gönderiyorum .




KAYISILI KEK

Malzemeler:

  • 4 adet yumurta
  • 1,5 su bardağı toz şeker
  • 1,5 su bardağı yoğurt
  • 1 su bardağı sıvıyağ
  • 1 paket vanilya
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 çay bardağı damla çikolata
  • 10 - 15 adet kuru kayısı ( küçük doğranmış )
  • Aldığı kadar un


Yapılışı:

  1. Karıştırma kabında yumurtaları toz şekerle homojen kıvama gelene kadar çırpın.
  2. Karışıma yoğurdu ve sıvıyağı ekleyin, tekrar iyice çırpın.
  3. Vanilya, kabartma tozu unla elendikten sonra karışıma ekleyip, karıştırın.Akışkan bir hamur elde edince en son içersine damla çikolataları ve kesilmiş kuru kayısıları ekleyin, son bir kez karıştırıp, yağlanıp unlanmış kek kalıbına dökün.
  4. Önceden ısıtılmış 160 derecelik fırında yaklaşık 45- 60 dakika pişirin.
  5. İsteğe göre kalıbından çıkardıktan sonra ılıtıp üzerine pudra şekeri serpebilirsiniz, kar yağmış gibi bir görüntüsü oluyor :)



  BON APPETİT...

HANGİ ŞİRİN'İM MİMİ :))) ÇOK EĞLENCELİ :))

Sevgili Arkadaş'ım Kelebek :) Yasemin beni mimlemiş.. Hangi Şirin olduğumu soruyor aslında blogunda cevabını vermiş :))) Tabi ki Aşçı Şirin ama ben bunlara ilaveten 2 tane daha eklemek istiyorum Güçlü Şirin ve Hayalci Şirin...... Neden mi?


AŞÇI ŞİRİİİİİİİİİİİİN :)))

Yemek yapmayı ve yemeyi çoook severim, hatta fırında kekim pişiyor onun tarifide burada olacak :))



GÜÇLÜ ŞİRİN 

Hayatta tüm zorluklara göğüs gerecek yüreğe sahibim :)) Aynı zamanda spor yapmayı da severim :))



HAYALCİ ŞİRİN

İnsan hayalleriyle yaşayan bir varlıktır çünkü sahip olamadığımız çoğu şeye hayallerle sahip olur, hayallerimizde yaşarız........






Veee şimdi de bu mimi benim de göndermem gerekiyormuş .... Kimlere gidiyoooorrrr ...






28 Ağustos 2011 Pazar

RAMAZAN BAYRAMINIZ KUTLU OLSUN....



Tüm dostlarımın Ramazan Bayramını en içten dileklerimle kutluyorum.....
Her günümüz bayram gibi geçer inşallah.....

26 Ağustos 2011 Cuma

YOĞURTLU KABAK









Merhaba,


Sebzeseverseniz eğer birazdan size pratik, lezzetli bir tarif vereceğim.Evde 2 adet kabağım vardı yemek yapsam az olacak, mücver yapsam şimdi yağlı kaçar kışın güzelde yazın hayıııır :))O nedenle bu tarifi yapayım dedim çok sevdiğim bir arkadaşımda yemiştik, yarım saatinizi almıyor denemenizi tavsiye ederim. Hem beş çaylarında hemde ana yemekler de güzel ve hafif bir eşlikçiniz olacak...Afiyet olsun...


Malzemeler:

  • 2 adet orta boy rendelenmiş kabak 
  • 1 - 2 kaşık zeytinyağı
  • 1 kase yoğurt
  • 2 - 3 adet ceviz içi ufalanmış
  • Dereotu, maydanoz
  • Tuz
  • 1 diş sarımsak


Yapılışı:
  1. Zeytinyağını tencereye alın ve hafif ısıtın.
  2. Tencereye rendelenmiş kabakları ilave edin ve tuzunuda ekleyerek orta ateşte aralıklı olarak karıştırarak sotelemeye başlayın.
  3. Yaklaşık 10 dakika yeterli oluyor, kabaklar hafif suyunu salıp, çekecek ve parlak bir renk alacak.Biraz ılımaya bırakın.
  4. Diğer yanda yoğrdu bir kapta çırpın, içersine sarmısağı ve dövülmüş cevizleri ekleyin, ılıyan kabaklarla beraber iyice karıştırıp servis tabağına alın ve üzerini kıyılmış dereotu, maydanoz ile süsleyin.




BON APPETİT...


HAYIRLI KANDİLLER...


Kim erdemine inanarak ve sevabını umarak Kadir Gecesi'ni ihya ederse Allah onun bütün geçmiş günahlarını bağışlar" (Hadis)

20 Ağustos 2011 Cumartesi

GÜLLAÇ




Merhaba,
Her güzel şey çabuk bitermiş derler.... Mübarek Ramazan ayınında sonlarına yaklaşıyoruz. Daha önceki postumda güllacın en iyisini bulabileceğiniz adresleri vermiştim ve bugünde kendi yaptığım güllacı sizlere ikram etmek istiyorum dostlarım.
Geçenlerde hangi kanal olduğunu hatırlayamıyorum bir TV kanalında güllacın hazırlanışını ve yapılışındaki püf noktalarını anlatıyorlardı. İlk defa güllacın hazırlık aşamasını gördüm, kocaman :) kazanlarda kaynatılan sütler kepçelerle, tıpkı büyük bir sac düşünün bombeli kısmına dökülüyor ve kuruması için bir kenara alınıyor, kuruduktan sonra dikkatli bir şekilde çıkarılarak paketleniyor.İncecik, incecik ve tek tek yapılıyor büyük bir sabır işi gerçekten. Ve yapılış kısmında ise söylenen önemli kısımlar parlak yüzeyinin üste gelecek şekilde tepsiye konmasıydı çünkü bu şekilde sütü daha iyi emermiş. Ve güllacı sade olarak hazırlayıp cevizini, antep fıstığını ve  meyve şekerlemeleri - arzuya göre nasıl istenirse - üzerine servis sırasında konulup ikram edilmesi yönündeydi. Çünkü içine konulan ceviz v.s. rengini salacağı için eğer birden fazla gün bekleyecekse hem görünümünü hem de tadını bozacaktır. En güzeli yine yiyeceğimiz kadar yapmak ve hemen tüketmek lezzetinden ödün vermez o zaman.
Şimdide benim tarifime göz atalım bakalım, beğenecek misiniz ? Şimdiden afiyet olsun :))


Malzemeler:

  • 1 paket güllaç ( 400 gr. )
  • 2 litre süt
  • 500gr. toz şeker
  • Antep fıstığı ve ceviz ( toz halinde üzerini süslemek için )
Yapılışı:
  1. Öncelikle sütü ve toz şekeri bir tencereye koyup, karıştıarak kaynatıyoruz ve ılımaya bırakıyoruz.
  2. Güllaç yapraklarının parlak kısımları üste gelecek şekilde tepsiye koyuyoruz ve 1-2 kepçe ılımış süt ile ıslatıyoruz.Yapraklar bitecek şekilde aynı işlemi tekrarlıyoruz, kalan sütü en son güllaçların üzerine döküyoruz.
  3. Buzdolabında en az 45 dakika soğutmaya bırakıyoruz.
  4. Servis yaparken üzerini toz antepfıstığı ve cevizle süslüyoruz.
  5. İsteğe göre taze meyve ve kiraz şekerlemesi de ilave edilebilir.





    BON APPETİT...

19 Ağustos 2011 Cuma

17 Ağustos 2011 Çarşamba

RAMAZANIN GÜLÜ GÜLLAÇ


Ramazanı ramazan yapan yiyeceklerden biri de güllaç. Ona vefamızı Ramazan ayı geldiğinde gösteriyoruz tıpkı ramazan pideleri gibi. Vakti zamanında yufkanın şekerli süte batırılmasıyla ortaya çıkan bir tatlıdır. Gül suyu da eklenince "güllü aş" olmuş ve günümüzde güllaç diye anılıyor. İftar yemeğinden sonra tatlısız olmaz diyenlere hafif, hazmı kolay sütlü bir tatlı. Geçenlerde bir kanalda güllaç yapraklarının yapımını izledim ve yapılışındaki püf noktalarını.Bunları sizlerle güllaç yaptığım zaman postta paylaşacağım. Ama şimdi yapmaya vakti olmayanlara, iftara giderken güllaç almayı tercih edenlere güllacın en iyi 10 adresini vereceğim. Tercih sizin :))) 

GÜLLACIN EN İYİ 10 ADRESİ:


1)Saray Muhallebicisi  / İstanbul 0 (216) 337 55 89

2) Karaköy Güllüoğlu / İstanbul  0 (212) 249 96 80

3) Emirgan Sütiş  / İstanbul 0 (212) 323 50 30

4) Konyalı  / İstanbul 0 (212) 270 96 72

5) Zeynel   / İstanbul  0 (216) 456 52 90

6) Çiya   / İstanbul 0 (216) 330 31 90

7) Savoy Pastanesi / İstanbul  0 (212) 249 18 18

8) Park Zirve / Adana 0 (322) 232 24 04

9) Sevinç Pastanesi / İzmir 0 (232) 421 75 90

10) Tatlıcı Tombak  / İstanbul 0 (212) 267 21 01

*Hürriyet Gazetesinden alınmıştır. 




1 Ağustos 2011 Pazartesi

ONBİR AYIN SULTANI RAMAZAN...


Ramazanları çocukluğumdan beri heyecanla beklerim, hiç azalma olmadı, bana yumurtalı mis gibi pideleri, o pideleri almak için girilen kuyrukları, ben acıktım diye bağıran karın seslerini, kalabalık, neşeli sofraları hatırlatır, eskisi gibi tadı olmasada yinede bizlerde çocuklarımıza ileride güzel hatırlayacakları Ramazan günleri bırakmak isteriz. Bu sene Ramazanın ilk gününün denk geldiği 1 Ağustos aynı zamanda benim de doğum günüm o nedenlede bugüne benim için ayrı bir özellik katıyor :))) En çok evlerde hazırlanan sofralar iştahımızı kabartır ama dışarda da Ramazan ayına özel hazırlanan mönülerde bir o kadar ilgi çeker.....

Yılın ilk iftarı için 11 adres vereceğim şimdi sizlere, bakarsınız boş bir yer bulunur....

1) KONYALI LOKANTASI / İSTANBUL
212 353 04 50

2) BORSA LOKANTASI / İSTANBUL
212 232 42 01-02

3) ÇIRAĞAN TUĞRA RESTORAN / İSTANBUL
212 326 46 46

4) KAŞIBEYAZ / İSTANBUL
212 468 17 17

5) HÜNKAR / İSTANBUL
212 287 84 70 - 71

6) DİVAN KURUÇEŞME / İSTANBUL
212 257 71 50

7) FOUR SEASONS / İSTANBUL
212 381 40 59

8) FERİYE LOKANTASI / İSTANBUL
212 227 22 16

9) PARK ZİRVE / ADANA
322 231 24 04

10) TAVACI RECEP USTA / İZMİR
232 444 19 78

11) GÖKSU RESTORAN / ANKARA
312 431 22 19


Hürriyet Gazetesi'nden Alınmıştır.

HAYIRLI RAMAZANLAR...

18 Haziran 2011 Cumartesi

BABALAR GÜNÜNÜZ KUTLU OLSUN...



Baba! 
her yılbaşında
sana söyleyecek
bir tek
sözüm var :
"Seni ne kadar çok seversem
o kadar
çok olsun ömründen geçen yıllar"

Baba!
Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım!
Ne zulüm, ne ölüm, ne korku
başımı eğemez!
Yalnız senin elini öpmek için
eğilir başım
Babam, ağabeyim, kardeşim, arkadaşım

Nazım Hikmet

Special design for Sonbahar Tatlar / Blog Tasarımı